• Sitemizde hiç bir şekilde yasa dışı bahis ve kumar oynatılmamaktadır! Forum Kralbet Sitesi, Türkçe dilini kullanan ve Türkiye dışında yaşayan kişileri bilgilendirmek amacıyla düzenlenmektedir. Forum Kralbet sitesinde tanıtılan bahis firmaları Türkiye Cumhuriyeti kanunlarınca yasal olmayabilir, Türkiye'de ikamet eden ve paylaştığımız iddaa tahminlerini takip eden kişiler Sportoto bayileri olan; Bilyoner, Nesine, Tuttur, Birebin, Misli ve Oley web sitelerinden bahis yapmalıdır. Digitürk ve D-Smart gibi platformların sahip olduğu telif haklarından ötürü sitemizde yayınlarına yer verilmemektedir.

    Skype : live:.cid.a929326185b46229

Bursa'da ilginç tesadüf: Zeynep bebeklerin yaşları, hastalıkları ve kaderleri de aynı

PatroN

Member
Katılım
23 Tem 2023
Mesajlar
61,778
Tepkime puanı
0
Puanları
16
Bursa'da ilginç tesadüf: Zeynep bebeklerin yaşları, hastalıkları ve kaderleri de aynı

Bursa'da 2 yaşındaki Zeynep Çelik ile aynı yaştaki Zeynep Alya Sakarya, karaciğer yetmezliği hastalığı ile mücadele ediyor. Babalarından aldıkları karaciğer ile yaşama tutunan bebeklerin isimleri, yaşları, hastalıkları ve kaderleri aynı. Bebekler, bir hafta arayla 6'şar saat süren operasyonlarla sağlıklarına kavuştu.

mXm1DT_VbkaUtbS3susGgg.jpg

Bursa'da yaşayan Zeynep Çelik ile Zeynep Alya Sakarya'nın yaşları, hastalıkları da aynı çıktı. Babalarının karaciğeri hayata tutunan bebeklerin yaşadığı tesadüf dikkat çekti.
YAnp1boZZUuP9F4-2NOzLw.jpg

Bursa'da 4 yıl önce evlenen Münevver (25)-Emre Sakarya (26) çiftinin, 2 yıl önce Zeynep Alya ismini verdikleri kız çocukları dünyaya geldi. Çok ağladığı şikayetiyle hastaneye götürülen bebeğe, tahlil sonuçlarına göre karaciğer yetmezliği tanısı kondu. Sakarya çiftine, bebeklerinin acil karaciğer nakli olması gerektiği söylendi. Testler sonucu Emre Sakarya'nın kan ve doku değerleri tutunca babadan kızına nakil kararı alındı. Zeynep Alya bebek ile babası, 12 Şubat'ta 30 kişilik ekiple ameliyata alındı. 6 saat süren operasyonda babanın karaciğerinden alınan parça, kızına nakledildi. Başarılı geçen operasyonun ardından Zeynep Alya bebek, babası sayesinde yaşama tutundu.
a_HvdMGhcEOvLGerCPKySA.jpg

Kızını 3 günlükken hastaneye yattığını söyleyen anne Sakarya, hiç bilmedikleri bir hastalıkla savaşmaya başladıklarını ifade ederek "Sonrasında çocuğumuzun normal çocuklar gibi gelişemeyeceğini, sürecin normal ilerlemeyeceğini öğrendik. Her an yüreğimiz ağzımıza geliyordu. Çocuğumuz, istediği hiçbir şeyi yiyemeyecek bir şekildeydi." dedi. Nakil işleminin şu an toplum arasında çok korkulan bir şey olduğuna da değinen baba, yaşadıkları zorlu süreci anlattı: "Hep evladımı kaybetme korkusu yaşadım. Babası, karaciğerini vermeye en başından gönüllüydü. Eşim artık böyle olmayacağını, çocuğumuzun 2,5 yaşına geldiğinde artık istediği şeyleri yemesini ve hayatının daha kaliteli olmasını istedi. O şekilde karar verdik ve Uludağ Üniversitesi'ne başvurduk. Çocuğumuzu hep diyet mamalarla beslememiz gerekiyordu. Hassas terazilerde yiyeceklerini tartıyorduk. Yemeklerin saati saatine verilmesi gerekiyordu. Hastaneye gidiş-gelişlerde, her şeyin dakika dakika olması gerekiyor. Hayatımızı sürekli bu duruma göre planlamamız gerekiyordu."
AhSpqBWo7UWivDfvPwvLxg.jpg

Baba Sakarya ise hastalığa çok hazırlıksız yakalandıklarını belirterek "Çocuğumuz ilk doğduğunda böyle bir hastalıkla karşı karşıya kaldık. Her şeyin dakik olması gerektiği için çok zorluklar çektik. Artık kulaklarımız alarm seslerine alışmıştı, hiçbir şekilde uyanamıyordum." dedi. Doktorlar tek çözümünün karaciğer nakli olduğunu söylediğini de sözlerine ekleyen "Bu süreci değerlendirdik ve doktorlarımız ile Uludağ Üniversitesi'nde tedavi süreci başladı. Uyumlu olma ihtimali, ülkemizde organ naklinin yaygın olmamasından dolayı çok düşüktü. Ama Allah'a şükür, benim karaciğerim uyduğu için çocuğuma hiç düşünmeden verdim. Çevremizde tanıdığımız, hastanede tanıştığımız insanlardan karaciğer nakli için ülkemizde sıfıra yakın bir bağış oranı olduğunu öğrendik. Bu bizi çok üzüyor. Benim çocuğuma kendi karaciğerim uymasaydı, çok daha büyük zorluklar çekerdik. Ama şu an kendi karaciğerim uyduğu için, açıkçası kimseye muhtaç olmadan, bunu yapmamız bizi çok mutlu etti." diye konuştu.
981bIhv8dUWuw0j0lugFWA.jpg

Zeynep Alya'nın nakil sonrası tedavisi sürerken yine aynı hastanede, aynı yaşta ve aynı isimde bir bebek daha getirildi. Bursa'da yaşayan, 17 yıl önce evlenen ve 16 yaşında Uğur isimli çocukları olan Emine (43) ve Ahmet Çelik (47), ikinci çocuklarının olmasını istedi. Çiftin, daha önce dünyaya gelen 3 çocuğu, sarılık teşhisi ile henüz 1 aylıkken yaşamlarını yitirdi.
-2e-HHaK2U2DIIu5zU3suA.jpg

Çelik ailesi, bir kez daha çocuk sahibi olmaya karar verdi. 2 yıl önce dünyaya gelen Zeynep'e, Bursa Uludağ Üniversitesi Hastanesi'nde karaciğer yetmezliği tanısı kondu. Doktorlar, çiftin 3 çocuğunun da aynı hastalık nedeniyle hayatını kaybettiğini belirledi. Bunun üzerine Zeynep Çelik'in beslenmesi, kontrol altında tutulmaya başlandı. Düzenli kontrolleri de yapılan bebeğin, yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi için karaciğer nakli olması gerektiğine karar verildi. Testler sonucu baba Ahmet Çelik'in kan ve doku değerleri tutunca babadan, kızına nakil kararı alındı. Zeynep bebek, kilosu uygun hale gelince 19 Şubat'ta, Prof. Dr. Ekrem Kaya başkanlığında 30 kişilik ekiple ameliyata alındı. 6 saat süren operasyonda babanın karaciğerinden alınan parça, kızına nakledildi. Başarılı geçen operasyonun ardından Zeynep Çelik bebek de babası sayesinde yaşama tutundu.
BUqyCmJRBEKcos64vF9DKA.jpg

Rahatsızlığı döneminde kızına istediği yiyecekleri yedirememenin üzüntüsünü her zaman hissettiğini belirten anne Çelik, "Çok tedirginlik yaşadık, çok üzüntü yaşadık. Eşim ve kızımın aynı anda ameliyatta olması, beni çok zorladı. Ameliyattan sonraki ilk 2 hafta çok zor geçti. Bir taraftan da oğlumu düşünüyorum, evde tek başına. Kızım bundan sonra inşallah daha iyi olacak. Kaybettiğimiz çocuklarımızdan dolayı bu hastalığı biliyorduk. Zeynep'e de bunun olacağını az çok tahmin ediyorduk ama sadece özel mamaları kullanacak, bunun dışında başka bir şey olmayacak diye düşünüyordum. Hastalıkla karşılaştığımda çok sıkıntı yaşadım. Bunlar bizi tabii ki çok üzdü, çok yıprattı.” dedi.
 
Üst