
Marmara'nın kabusu müsilaj, İstanbul Boğazı'na giriş yaptı. Beykoz sahilinde müsilaj tabakası görüldü. Uzmanlar sıcakların artmasıyla müsilajın daha da artabileceğine dikkat çekti. Çevre Mühendisi Prof. Dr. Mustafa Öztürk, "Deniz beni temizleyin diye bağırıyor." dedi.

Marmara Denizi'nde 2021 yılında çevre felaketine dönüşen müsilaj, İstanbul Boğazı'na geri döndü. Beykoz kıyılarında müsilaj görüldü. O dönemde özellikle mayıs ve haziran aylarında, deniz yüzeyini kaplayan müsilaj tabakaları gözlemlendi.

Geçtiğimiz günlerde Beykoz Sahili'nde deniz yüzeyinden rastlanan müsilaj yeniden aynı sorunların yaşanıp yaşanmayacağına dair endişe uyandırdı. Marmara Bölgesi’nde sıcaklıkların artmaya başladığını dile getiren Çevre Mühendisi Prof. Dr. Mustafa Öztürk, "Bundan sonraki süreçte önce denizin dibinde oluşuyordu; şimdi artık denizin yüzeyinde bu kirliliği sık görebiliriz." dedi.

Müsilajın bir kirlilik habercisi olduğunu söyleyen Öztürk, Marmara'nın "Beni temizleyin." diye "bağırdığını" anlattı.

Marmara Denizi'ndeki oksijen seviyesinin düştüğünü anlatan Öztürk, "Müsilajın oluştuğu yerlerde yüzeyde havadan deniz ortamına oksijen transferi önlenir. Marmara Denizi yavaş yavaş oksijensizleşmeye başlar. Karadeniz’den gelen oksijenli su, Marmara'ya az oksijenli halde gelmeye başlar. Bu da Marmara Denizi için çok tehlikeli bir durumdur." dedi.

Öztürk, müsilajın sadece deniz dibinde değil yüzeyde de gözlemlendiğine dikkat çekerek, "Bundan sonraki süreçte önce denizin dibinde oluşuyordu; şimdi artık denizin yüzeyinde bu kirliliği sık görebiliriz." dedi. Sıcaklıkların etkisine de değinen Öztürk, "Bütün bunların etkili olduğu parametre sıcaklıktır. Hava sıcaklığı normalin üzerinde seyrederse, deniz suyu sıcaklığı da normalin üzerinde seyrederse müsilaj oluşmaya devam eder." dedi.

Marmara için çözüm önerilerini de sıralayan Öztürk, başta büyükşehir belediyeleri olmak üzere Marmara Havzası'ndaki tüm belediyelerin atık sularını artık ileri kademe arıtmak için yatırımlarını artırma çağrısını yaptı.