Trakya’da ayçiçeğine alternatif olarak ekilen ve çiftçinin sarı altın çiçek diye adlandırdığı kanolayı kuraklık vurdu. Beklenen mevsimsel yağışlar bir türlü gelmeyince ekinlerin yüzde 50’si öldü, geri kalanları ise birkaç gün içinde yağmur yağmazsa ölecek. Edirne Lalapaşa Ziraat Odası Başkanı Taner Öztürk, “Üretici bir umutla ekti. Fakat iklimsel değişiklikler eylül ve ekim ayında da devam ettiğinden dolayı bu sefer kanolada da hüsrana uğradı. Çok masraflar yapıldı.” dedi.
Trakya’nın sarı altın çiçeği kanola, bölge yağış alamayınca yaşanan kuraklığa yenik düştü. Ayçiçeğine alternatif olarak ekimi Trakya’da her geçen yıl artan kanolada, yüzde 50’lere varan verim kaybı yaşandı.
Edirne’de 20 bin 713 dekar ekilen kanola, bitkisel yağ üretimi ile biyodizelde kullanılıyor. Edirne Lalapaşa Ziraat Odası Başkanı Taner Öztürk, 15 Eylül’den itibaren ekim ayının başına kadar üreticilerin kanola ekimi yaptığını söyledi.
Bu yıl yoğun bir ekim olduğunu söyleyen Öztürk, “Eylül sıcakları, ekim sıcakları topraktaki tavın gitmesine sebep oldu. Beklenen mevsimsel yağışlarda gelmediğinden dolayı şu anda kanolalarda ekilenlerin yüzde 50’si ölmüş durumda, yüzde 50’si de can çekişmekte.” diye konuştu.
Önümüzdeki günlerde beklenen yağışın gelmemesi halinde tarladaki son ekinlerin de öleceğini söyleyen Öztürk, “Büyük bir milli kayıp. Mevsim normallerinin yağışları çok geç kalmış olmasına rağmen bugünlerde yağmur yağarsa arkasından da belli bir ısı seviyesinde durursa, çok aşırı eksilere düşmezse gelişimi tamamlamasını umut ediyoruz. Şu anda tamamen işimiz umut.” dedi.
Özellikle eylül ayı içerisinde ekilen kanolaların yüzde 50’sinde verim kaybı yaşandığını anlatan Öztürk, şöyle devam etti: “Artık onları yağışlar da kurtaramaz. Yağış olsa büyüyecek, kuruyor. Şu anda toprağa da baktığımız zaman bir gram nem yok, tav yok. Bunların ne olacağını yağışların sonra göreceğiz, böyle bir şey ile ilk defa karşılaştık. Şu anda Trakya'da, Edirne'de bence yüzyılın kurağını yaşıyoruz. Buğdaylar da tamamen kuruya ekildi. Bu zamana kadar çıkmaları gerekiyordu ki gelişim evrelerini tamamlasın. Kanolalar evrelerini tamamlayamazsa yarın aralık, ocak ve şubat soğuklarında ne olacaklarını hep beraber göreceğiz. Bu şekilde kurağa ekimler yaptık ama bu kadar uzun süre yağışın gelmemesi, artı bu kadar yüksek derecede sıcaklıklar ile hiç karşılaşmadık. 30-35 dereceleri gördük. Bu sıcaklıklarla hiç karşılaşmadık. Biraz az yağış alırdı ama ısı düşük olduğundan dolayı o nem giderdi. Ama gerçekten yaz ayı sıcaklıkları kadar olduğundan böyle bir şeyi hatırlayan yok.”
Kanolanın çok maliyetli bir ürün olduğunu anlatan Öztürk, “Şu anda Trakya’da, Edirne’de bence yüzyılın kurağını yaşıyoruz. Buğdaylar da tamamen kuruya ekildi. Bu zamana kadar çıkmaları gerekiyordu ki gelişim evrelerini tamamlasın. Kanolalar evrelerini tamamlayamazsa yarın aralık, ocak ve şubat soğuklarında ne olacaklarını hep beraber göreceğiz.” dedi.